Michael Saylor, XRP yerine Bitcoin'e yatırım yaparak fırsatı kaçırdı mı?

MicroStrategy’nin kurucu ortağı Michael Saylor’un XRP yatırımından özellikle kaçındığı yönündeki analizler, kripto para topluluğunda yeni bir tartışma başlattı. Eski Ripple geliştiricisi Matt Hamilton, XRP’nin son dönemlerdeki keskin yükselişine dikkat çekerek, Saylor’un Bitcoin(BTC) yerine XRP’ye yatırım yapmış olsaydı ‘getirisinin iki kat fazla olacağını’ söyledi. XRP’deki sert yükselişle birlikte yapılan bu varsayım, bazı yatırımcılar arasında önceki stratejilerin sorgulanmasına neden oldu.

Hamilton’ın analizine göre, Saylor ilk yatırım tercihini Bitcoin yerine XRP’den yana kullansaydı, hem medya etkisi hem de talep artışı nedeniyle ‘XRP’nin fiyatında daha da büyük bir sıçrama’ yaşanması oldukça muhtemeldi. Ayrıca bu tercihin piyasa gidişatını da etkileyebileceğini belirten Hamilton, özellikle Bitcoin’e olan talebin bu senaryoda bugünkü kadar büyük olmayabileceğini öne sürdü.

Öte yandan bu varsayıma güçlü karşı çıkışlar da geldi. TexasWestCapital’den Christopher Inks, yapılan değerlendirmenin “başından itibaren yanlış bir varsayıma dayandığını” savundu. Inks’e göre, Saylor XRP yerine Bitcoin alımı yaptığı dönemde Ripple, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun(SEC) açtığı dava nedeniyle ciddi düzenleyici baskı altındaydı ve ‘XRP, ABD’deki büyük borsalardan kaldırılarak erişilemez hale gelmişti’. Bu durum onu birçok kurumsal yatırımcı için ‘kaçınılması gereken zehirli bir varlık’ konumuna getirdi.

Inks ayrıca, Hamilton’ın yalnızca fiyat performansına odaklanarak yapılan kıyasının ‘kripto piyasasının doğasına aykırı’ olduğunu belirtti. Ona göre bir yatırım kararının değerlendirilmesinde işlem yapılabilirlik, regülasyon riski ve likidite gibi faktörlerin göz ardı edilmemesi gerekiyor. Bu nedenle yalnızca fiyat grafiğine bakarak çıkarım yapmak ‘yanıltıcı ve yüzeysel’ bir yaklaşım olabilir.

İlginç olan başka bir detay ise, Saylor’un XRP’ye yönelik yaklaşımındaki değişim sinyali. 2022 yılına kadar XRP’yi “kayıtsız bir menkul kıymet” olarak niteleyen Saylor’un, bu yıl kripto para rezervlerine ilişkin yaptığı bir açıklamada ABD’nin ‘çoklu varlık temelli rezerv para sistemine’ ihtiyaç duyabileceğini belirterek ‘XRP’nin bu yapıda yer alabileceğine’ atıfta bulunduğu öne sürüldü. Her ne kadar bu ifade geniş kitlelerce bilinmese de bazı çevrelerde “Saylor'un tutum değiştirdiği” yorumlarına neden oldu.

XRP, ABD’deki belirsiz regülasyon ortamında henüz tam hukuki netliğe kavuşamamış olsa da, son fiyat toparlanması ve spot ETF beklentilerinin artmasıyla yeni bir ralli potansiyeline sahip. Uzmanlara göre yatırımcılar için Bitcoin ve XRP arasındaki tercih, yalnızca potansiyel kazançlara değil; aynı zamanda ‘düzenleyici netlik’, ‘güven’ ve ‘piyasa altyapısı’ gibi çok katmanlı faktörlere bağlı olarak şekilleniyor.