Hyperliquid’de 4 milyon dolarlık kayıp yaşanması piyasada büyük yankı uyandırdı. Ancak bu olay, bir güvenlik açığından veya saldırıdan kaynaklanmadı; aksine, piyasa yapısını avantaja çeviren bir ticaret stratejisinin sonucu olarak gerçekleşti.
Son dönemde bir yatırımcı, 10 milyon USDC ile 271 milyon dolar değerinde Ethereum(ETH) uzun pozisyonu açtıktan sonra, kademeli bir tasfiye sürecine girerek 1,8 milyon dolar kazanç sağladı. Bu işlemler sırasında Hyperliquid’in likidite havuzu(HLP) zarar etmek zorunda kaldı. Bu zarar, 2023 yılının Mayıs ayında faaliyete geçen platform için şimdiye kadar kaydedilen en büyük bireysel kayıp olarak değerlendiriliyor.
Hyperliquid’in HLP sistemi, yatırımcıların fonlarını yatırarak piyasa yapıcılığı ve tasfiyelerden gelir elde etmelerini sağlıyor. Ancak ilgili yatırımcı, teminatlarını kademeli olarak çekerek marj seviyesini düşürdü ve zorunlu tasfiyeyi tetikledi. Sonuç olarak, HLP büyük bir ETH uzun pozisyonunu taşımak zorunda kaldı. Bu sırada yatırımcı, farklı bir borsada ETH kısa pozisyonu açarak fiyat dalgalanmalarından en iyi şekilde yararlandı.
Piyasa analizi firması Three Sigma, bu işlemlerin bir güvenlik açığını kötüye kullanıp kullanmadığı konusunda tartışmalara neden oldu. Hyperliquid yetkilileri ise GLP modelinden farklı olarak piyasa yapıcıların müdahale edebildiği bir sistem kullandıklarını belirtti ve bu olayın sistemsel bir problem olarak değerlendirilmemesi gerektiğini savundu. Ancak yine de HLP’nin özellikle tasfiye süreçlerinde ortaya çıkan fiyat oynaklığına karşı hassas olduğu ortaya çıktı.
Bu tür riskleri azaltmak adına Hyperliquid, Bitcoin(BTC) için kaldıraç limitini 40 kata, Ethereum için ise 25 kata düşürdü ve büyük ölçekli pozisyonlar için marj gereksinimlerini artırdı.
Öte yandan, bu olay sonrası Hyperliquid’in yerel tokeni HYPE kısa süreliğine %12 değer kaybetse de daha sonra toparlandı. HLP, bu kayba rağmen platformun faaliyete geçtiği günden bu yana toplamda 60 milyon dolar kazanç sağladı.
Yorum 0