Blokzincir güvenliğini artırmayı hedefleyen ‘stake’ altyapı geliştiricisi Symbiotic, kısa süre önce tamamladığı Seri A yatırım turunda 29 milyon dolar (yaklaşık 423,4 milyar Kore wonu) fon topladı. 24’ünde (yerel saatle), TechCrunch’a göre gerçekleşen yatırım turuna Pantera Capital, Coinbase Ventures, Aave, Polygon, StarkWare gibi önemli Web3 şirketlerinin yanı sıra 100’ün üzerinde melek yatırımcı da katıldı.
Bu yatırımın ardından Symbiotic, kendi geliştirdiği ‘evrensel stake çerçevesini’ resmi olarak piyasaya sürdü. Bu çerçeve, blokzincir güvenliğini güçlendirmek amacıyla ekonomik bir koordinasyon katmanı olarak tasarlandı. Sistem, yalnızca tek bir ağa değil, hem monolitik hem de modüler yapıya sahip katman-1 ve katman-2 blokzincirlere uygulanabilir olmasıyla öne çıkıyor.
Symbiotic’in kurucu ortaklarından Misha Putiatin, yaptıkları çalışmayı “protokollerin altyapılarını yeniden inşa etmek zorunda kalmadan riskleri verimli biçimde yönetmesini sağlayan modüler bir yapı” olarak tanımlıyor. Ayrıca bu sistem sayesinde katman-1 ağları, köprüler, ‘oracle’ sistemleri, yapay zeka ve sıfır bilgi teknolojisi temelli protokoller, kendi doğrulayıcı yapılarını ve ödül-ceza politikalarını esnek biçimde oluşturabiliyor.
Pantera Capital’in işletme ortağı Paul Veradittakit, bu stake altyapısını “gelecek nesil blokzincir altyapısı” şeklinde nitelendirerek Symbiotic’in artan sayıda ve çeşitlilikteki ‘on-chain’ (zincir üzeri) varlıkların güvenlik açısından ekonomik rol oynamasını sağladığını vurguladı. Ona göre bu yaklaşım *DeFi* genelinde yeni kullanım alanları yaratacak *yorum*.
Halihazırda Hyperlane, Spark ve Avail gibi 14 projede kullanılan bu stake katmanının, yakında 20’den fazla yeni blokzincir ağı tarafından da benimseneceği bildiriliyor. Symbiotic, doğrulayıcı ağı üzerinden merkeziyetsiz bir şekilde ‘programlanabilir güvenlik’ sunuyor. Sistem, projelerin mevcut altyapılarını değiştirmeden doğrudan entegre edilebilecek şekilde geliştirilmiş durumda.
Bu girişim, blokzincir sektöründe güvenlik sistemlerinin dağıtık hale gelmesine katkı sağlayarak yönetişim ve teşvik mekanizmalarında daha fazla esneklik sunmayı hedefliyor. Hızla büyüyen bu alanda, bu tür işbirliğine dayalı ekonomik koordinasyon modellerinin ne tür teknolojik ekosistemler oluşturacağı merakla bekleniyor.
Yorum 0