Trump’ın CFTC başkan adayı belirsizliği: Kripto düzenlemeleri yeniden şekillenebilir

Donald Trump’ın ABD Emtia Vadeli İşlemler Komisyonu(CFTC) başkanlığı için aday olarak gösterdiği Brian Quintenz’in göreve atanmasına dair *belirsizlik* gündemde. Semafor’un 24’ündeki haberine göre, Trump yönetimi şu anda başkanlık için birçok adayı yeniden değerlendirmeye başladı. Bu gelişme, Quintenz’in bir dönem güçlü bir aday olarak öne çıkmasına rağmen artık sıkı bir rekabet içine girdiğini gösteriyor.

Habere göre, Caroline Pham’in geçici başkanlığı sonrası koltuğa gelecek ismi belirlemek için yönetim çeşitli ismi inceliyor. Bu adaylar arasında eski CFTC bölüm direktörü Josh Sterling, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun(SEC) başdanışmanı Mike Selig ile Hazine Bakanlığı danışmanı Tyler Williams da yer alıyor. Özellikle Sterling, haziran ayında Bloomberg Law için kaleme aldığı bir yazıda, düzenleyici kurumların başsız kalmasının *ABD finans piyasasını tehlikeye atabileceği* uyarısında bulunmuştu.

Aslında Quintenz, 2024 Şubat’ında Trump tarafından resmen aday gösterilmiş ve CFTC’nin yeni başkanı olacağı beklentisi güçlenmişti. Ancak Trump’ın yeni isimleri değerlendirmeye almasıyla birlikte bu tablo *tamamen değişti*. Bu sürecin sadece bireysel bir atamayla sınırlı kalmayabileceği, kripto para ile türev piyasaları üzerindeki *düzenleyici yaklaşımın gidişatını şekillendirebileceği* belirtiliyor.

Öte yandan Ethereum(ETH) kurucu ortaklarından Vitalik Buterin, dijital altyapıların giderek önem kazanmasıyla birlikte; sağlık, finans ve oylama gibi kritik alanlarda *şeffaf ve doğrulanabilir sistemlerin kurulması gerektiğini* vurguladı. Yakın zamanda yayımladığı blog yazısında merkezi sistemlerin güveni zedeleyebileceğini belirten Buterin, *açık yapıların* teknolojik geleceğin temelini oluşturduğunu ifade etti.

Buterin, “Teknolojiyi tüketen değil, geliştiren toplumlar gerçek kazanan olur,” diyerek *küresel teknoloji ayrışmasını önlemenin yolunun geliştirme süreçlerinin kamuyla paylaşılıp doğrulanabilir olmasından* geçtiğini dile getirdi. Özellikle sağlık teknolojisinin kapalı kalması durumunda, veri tekelleşmesi, mahremiyet ihlali ve düşük erişilebilirlik gibi *olumsuz sonuçlar* doğurabileceğine dikkat çekti.

Buterin örnek olarak COVID-19 aşı sürecine değinerek, kapalı üretim ve iletişim sistemlerinin halkın güvenini zedelediğini, buna karşın açık kaynaklı PopVax gibi projelerin maliyetleri düşürüp güveni artırdığını kaydetti. Bu örnekler, kripto teknolojisinin yalnızca finansal araç değil, *dijital yönetişimde önemli bir araç* haline gelebileceğini ortaya koyuyor.

Bu süreçte Amerika Birleşik Devletleri Emtia Vadeli İşlemler Komisyonu’nun(CFTC) sabit coin’lerin türev ürün piyasasına entegrasyonunu içeren yeni düzenleme planları da gündeme geldi. Bu gelişmeler, hem başkan adaylarının kim olacağı hem de Buterin gibi sektör liderlerinin açıklamalarıyla birlikte, *düzenleyici çerçeve ve altyapı geleceğinde ciddi bir dönüm noktası* niteliği taşıyor.