Mobil uygulamada Apple(AAPL) hissesi satın almak gibi basit görünen bir işlemin arkasında, geleneksel finans ile blokzincir teknolojisinin bir araya geldiği oldukça sofistike bir sistem yer alıyor. CoinEasy’nin yakın tarihli araştırmasına göre, geleneksel hisse senetlerinin dijital varlıklara nasıl dönüştürüldüğü detaylı şekilde incelendi ve gerçek varlıkların tokenlaştırılması (RWA: Real World Asset) süreci ayrıntılarıyla anlatıldı.
Sistem, kullanıcının bir işlem talimatı vermesiyle birlikte ABD merkezli geleneksel bir broker-dilörün gerçek hisse senetlerini satın almasıyla başlayarak, bu hisselerin blokzincir varlığına dönüştürülmesine kadar uzanan çok aşamalı bir yapıdan oluşuyor. Örneğin, Avrupa’da yaşayan bir kullanıcı “satın al” butonuna bastığında, bu talimat otomatik olarak ABD’deki aracı kuruma iletiliyor ve Apple hissesi doğrudan New York Menkul Kıymetler Borsası(NYSE) ya da Nasdaq(NASDAQ) gibi piyasalardan tescilli şekilde satın alınıyor. Bu işlem, sadece bir türev ürünün değil, *doğrudan sahip olunan gerçek bir varlığın* temsil edildiğini gösterdiği için büyük önem taşıyor.
Satın alınan hisse, hemen ardından geleneksel saklama kuruluşları tarafından güvenli şekilde korunmaya alınıyor. Bu *custody* süreci, düzenleyici standartlara uygunluğu garanti ederken, token başına bire bir fiziksel hisseye karşılık gelen yapının sürdürülmesini de sağlıyor. Saklama altındaki hisse, ardından *tokenleştirme motoru* kullanılarak blokzincir tabanlı bir token’a dönüştürülüyor. Bu adım, geleneksel finansal varlıkların blokzincir sistemine entegre edilmesinde kritik bir rol oynuyor.
CoinEasy bu araştırmasında, oluşturulan token’ın kullanıcı uygulamasına nasıl aktarıldığını da anlattı. Bu sayede, blokzincir üzerinde hisse alım-satımı, saklama ve transfer işlemleri mümkün hale geliyor. Ayrıca, oluşturulan bu token tamamen gerçek hisse senedine dayandığı için varlığın doğruluğu ve güvenliği korunuyor, blokzincirin sunduğu düşük işlem ücretleri, yüksek erişilebilirlik ve programlanabilir yapı gibi avantajlarla da birleşiyor.
Kullanıcının hisseyi satma durumunda ise tüm süreç tersine işletiliyor. Token satıldığında, sistem bu token’ı yakıyor ve eşleşmiş olan saklama altındaki fiziki hisse senedi piyasada satılarak elde edilen nakit doğrudan kullanıcıya aktarılıyor. Burada da fiziksel varlık ile token arasındaki *bire bir eşleşme* prensibi bozulmadan korunuyor.
Bu RWA yapısı, dijital varlık alanında yepyeni bir modeli gözler önüne seriyor. Geleneksel finansın sahip olduğu yasal güvence ve kullanıcı güveni, blokzincirin sağladığı verimlilik ve esneklikle bir araya gelerek; 7/24 işlem yapılabilen, küresel kullanıcıları kapsayan, merkeziyetsiz finans(DeFi) ile entegre olabilen yeni bir finansal yapı oluşturuyor.
CoinEasy, bu araştırmasında “geleneksel varlıklar nasıl tokenlaştırılır” sorusuna teknolojik ve pratik açıdan en gerçekçi yanıtı sunarken; tokenlaşmış hisselerin, geleneksel finansın sağlamlığı ile blokzincirin esnekliğini birleştiren yepyeni bir yaklaşımı temsil ettiğini vurguladı.
Yorum 0