Peter Brandt: Bitcoin(BTC) artık halkın parası değil

Bitcoin(BTC) yeniden 100.000 doların altına gerilerken, efsanevi yatırımcı Peter Brandt, piyasanın artık ‘Bitcoin’in ruhunu kaybettiğini’ söyledi. Ona göre, kripto paranın artık herkesin ulaşabileceği bir araç olmaktan çıktığını ve ‘halkın parası’ olma özelliğini yitirdiğini savunuyor.

Brandt’a göre, Bitcoin’in ilk çıkış dönemindeki özgürlükçü ve merkeziyetsiz ruhu, kurumsal oyuncuların ağır katılımıyla ciddi şekilde zedelendi. Sert düzenlemelere ve sıkı iç denetim kurallarına tabi olan büyük kurumsal aktörler, artık Bitcoin’in büyük bölümünü elinde tutuyor. Örneğin Strategy firması 641.692 adet BTC bulundururken, Marathon Digital 53.250, Coinbase 14.548 ve Tesla(TSLA) 11.509 adet BTC’ye sahip. Ayrıca BlackRock gibi dev şirketlerin yönettiği borsa yatırım fonları (ETF) da eklendiğinde, bu varlıkların çoğu artık ‘denetim raporları’, ‘yönetim kurulu onayı’ ve ‘şirket içi politika’ çerçevesinde yönetiliyor.

Brandt bu duruma dair, “Bitcoin başta devlet kontrolünü aşan özgürlüğün para birimiydi. Ama geldiğimiz noktada bu sadece sembolik bir hayale dönüştü” yorumunda bulundu. Ona göre, Michael Saylor’un agresif alımları ve ETF’lerin etkisiyle ‘oyunun kuralları tamamen değişti’. Bu çıkışı, Bitcoin’in geçtiğimiz yıl yaklaşık 73.700 dolardan 109.000 dolara tırmanıp, son günlerde yeniden 98.200 doların altına düştüğü dönemde yaptı.

Öte yandan, Strategy Yönetim Kurulu Başkanı Michael Saylor, CNBC’ye verdiği röportajda Bitcoin sattıklarına dair çıkan söylentileri kesin bir dille reddetti. Saylor, “Bilakis, alımlarımız sürüyor. Finansal yapımız güçlü ve yakında yeni BTC alımlarımızı açıklayacağız” diyerek piyasadaki söylentilere net bir yanıt verdi.

Piyasa cephesinde ise Brandt’ın uyarıları ve Saylor’un güven dolu açıklamaları arasında görüşler ayrılmış durumda. Bazı yatırımcılar Bitcoin’in ‘ruhunu kaybettiğini’ düşünürken, bazıları hala güçlü bir destek tabanı olduğuna inanıyor. Teknik analiz tarafında ise bazı kritik destek seviyelerinin kırılabileceği öne sürülüyor; ancak net yön henüz belirlenmiş değil.

Bu tartışmalar, Bitcoin’in yalnızca finansal bir yatırım aracı değil; aynı zamanda ideolojik ve politik bir sembol olarak da değerlendirildiğini bir kez daha hatırlatıyor. Kurumsal sermaye, piyasaya istikrar getirme potansiyeli taşırken, Bitcoin’in ‘insanların parası’ olma özüne ne kadar sadık kalındığı konusundaki tartışmaların da daha da alevleneceği düşünülüyor.